Kömür, dünyanın en önemli enerji kaynaklarından biridir ve küresel elektriğin neredeyse %40’ını sağlar. Bu oran bazı ülkelerde çok daha yüksektir: Polonya elektriğinin %94’ünden fazlasını, Güney Afrika %92’sini, Çin %77’sini ve Avustralya %76’sını kömürden elde etmektedir.
Kömür, son yıllarda dünyanın en hızlı büyüyen enerji kaynağı olmuştur – gaz, petrol, nükleer, hidroelektrik ve yenilenebilir kaynaklardan daha hızlı. Kömür, yüzyıllardır yalnızca elektrik üretiminde değil, aynı zamanda çelik ve çimento üretimi gibi sanayi faaliyetlerinde de vazgeçilmez bir yakıt olmuştur.
Kömür Kaynağı (The Coal Resource), kömürün yaşamımızdaki rolüne dair kapsamlı bir genel bakış sunar. Kömürün nasıl oluştuğu, nasıl çıkarıldığı, nasıl kullanıldığı ve toplumlarımıza ve doğal çevremize olan etkileri gibi konuları ele alır. Kömürün enerji kaynağı olarak ne denli önemli bir rol oynadığını ve kömürün – diğer enerji kaynaklarıyla birlikte – dünyanın hızla artan enerji ihtiyacını karşılamada nasıl hayati bir rol oynayacağını açıklar.
Tortular ve diğer çökeltilerin birikimi, yer kabuğundaki hareketlerle (tektonik hareketler olarak bilinir) birlikte bu bataklık ve turbalıkları derinliklere gömdü. Bu gömülme ile birlikte bitki materyalleri yüksek sıcaklık ve basınca maruz kaldı. Bu durum, bitki yapısında fiziksel ve kimyasal değişimlere neden olarak önce turba, ardından da kömür oluşumunu sağladı.
Kömür oluşumu, 360 ila 290 milyon yıl önce süren Karbonifer Dönemi’nde – yani ilk kömür çağında – başlamıştır. Her bir kömür yatağının kalitesi, maruz kaldığı sıcaklık, basınç ve oluşum süresi (organik olgunluk) ile belirlenir. İlk aşamada turba, linyit ya da "kahverengi kömür"e dönüşür – bunlar düşük organik olgunluğa sahip kömür türleridir. Diğer kömür türleriyle karşılaştırıldığında linyit oldukça yumuşaktır ve rengi koyu siyah ile çeşitli kahverengi tonları arasında değişebilir.
Milyonlarca yıl süren sıcaklık ve basınç etkisiyle, linyitteki değişim devam eder ve organik olgunluğu artarak onu “yarı-bitümlü” kömürler haline getirir. Bu kömürlerde daha fazla kimyasal ve fiziksel değişim meydana gelir ve sonunda daha sert ve siyah bir yapı kazanarak “bitümlü” ya da “sert kömür” haline gelir. Uygun koşullar altında bu organik olgunluk artışı devam ederek, kömür nihayetinde antrasit halini alır.
Kömür Türleri
Turbadan antrasite doğru olgunlaşan bir kömürün geçirdiği değişim derecesi – kömürleşme olarak bilinir – kömürün fiziksel ve kimyasal özelliklerini belirleyen en önemli faktördür ve bu, kömürün “derecesi” olarak adlandırılır. Linyit ve yarı-bitümlü kömür gibi düşük dereceli kömürler genellikle yumuşak, kırılgan ve donuk görünümlü malzemelerdir. Yüksek nem oranına ve düşük karbon içeriğine sahiptirler; bu da onların düşük enerji içeriğine sahip olmalarına neden olur.
Yüksek dereceli kömürler genellikle daha sert ve dayanıklıdır, çoğu zaman siyah ve cam parlaklığında görünürler. Daha fazla karbon içerir, nem oranları daha düşüktür ve daha fazla enerji üretirler. Antrasit, derecelendirme ölçeğinin en üstünde yer alır ve buna bağlı olarak en yüksek karbon ve enerji içeriğine, en düşük nem oranına sahiptir.